Serik ilçesi Boğazkent Mahallesi’ndeki 5 yıldızlı otelin alakart restoranında, 20 Ağustos 2020 günü gece yarısı sıralarında silahlı suç örgütü lideri ‘Nazır Azizoğlu’ kimliğini kullanan ‘Lotu Guli’ lakaplı Nadir Salifov, yakın adamlarından Khagan Zeynalov tarafından tabancayla başına 2 el ateş edilerek öldürüldü. Salifov’un adamlarının karşı ateş açmasıyla yaralanan Khagan Zeynalov, otelden kaçıp kendisini bekleyen Amir Hamidli’nin (29) kullandığı kiralık otomobille kaçtı. İhbarla olay yerine gelen sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından hastaneye götürülen Salifov, doktorların tüm müdahalesine rağmen kurtarılamadı.
‘KASTEN ÖLDÜRMEK’ SUÇUNDAN TUTUKLANDILAR
Antalya İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin araştırmasında, otomobilin Denizli’de olduğu tespit edildi. Şüpheliler Khagan Zeynalov ve Amir Hamidli, Denizli polisinin yol uygulamasında yakalandı. Otomobildeki aramada şüphelilerle birlikte tabanca ve bıçak ele geçirildi. Gözaltına alınan şüphelilerden Khagan Zeynalov yaralı olduğu için hastaneye götürülüp tedavi ettirildi. Antalya Emniyet Müdürlüğü’ne getirilen şüpheliler, işlemlerinin ardından sevk edildikleri adliyede çıkarıldıkları sulh ceza hakimliği tarafından ‘kasten öldürmek’ suçundan tutuklandı.
ROVSHAN CANIYEV CİNAYETİNİN İNTİKAMI
Olayda öldürülen Nadir Salifov’un ‘Lotu Guli’ lakabıyla tanınan Azerbaycanlı silahlı suç örgütü lideri olması ve cinayetin organize şekilde örgütlü olarak işlenmiş olabileceğini değerlendiren Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı, dosyanın ‘yetkisizlik’ kararıyla kendilerine gönderilmesini istedi. Bu taleple dosya, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Organize Suçlarla Şube Müdürlüğü ekiplerinin yaptığı araştırmada, olayın 18 Ağustos 2016’da Beşiktaş’ta öldürülen ‘Lenkaranski’ lakaplı Rovshan Canıyev cinayetinin intikamını almak amacıyla işlendiği belirlendi. Azerbaycan uyruklu Khagan Zeynalov ve Amir Hamidli ile Ali Movlamlı (29), Cemal Hasanov (30), Jafar Alizada (40), Khanımnisa Mammadova (33), Namiq Janiyev (51), Resul Gasanov (30), Umid Najafov (33), Cemil Keleş (46), Erkan Aşan (36) ve avukat Nürsen Arasoğlu’nun (53) olayla ilgili olduğunun tespit edilmesiyle İstanbul ve Erzurum’da operasyonlar düzenlendi. Operasyonlarda Ali Movlamlı, Resul Gasanov, Umid Najafov ile Cemil Keleş, Erkan Aşan ve avukat Nürsen Arasoğlu gözaltına alındı. Avukat Nürsen Arasoğlu adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı, diğer şüpheliler tutuklandı. Cemal Hasanov, Jafar Alizada, Khanımnisa Mammadova, Namiq Janiyev hakkında ise yakalama kararı çıkarıldı.
SUİKAST GİRİŞİMLERİ GÜVENLİK GÜÇLERİ TARAFINDAN ÖNLENDİ
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından hazırlanan iddianamede, cinayetin Azerbaycan uyruklu ‘Lenkaranski’ lakaplı Rovshan Caniyev’in 18 Ağustos 2016’da Beşiktaş’ta öldürüldüğü, ailesinin bu cinayetten ‘Lotu Guli’ lakaplı Azerbaycan uyruklu silahlı suç örgütü lideri olan Nadir Salifov’u sorumlu tuttuğu, öldürülen Rovshan Caniyev’in ağabeyi Namiq Caniyev liderliğinde bu amaçla örgüt kurulduğu, örgütte Cemal Hasanov ve Jafar Alizade’nin yönetici olduğu, diğer şüphelilerin örgüt üyesi olduğu ve örgütün hücre biçiminde oluşturulduğu, örgüt üyelerinin sadece kendi hücresinde olan insanları tanıdıkları aktarıldı. Örgütün bu amaçla Nadir Salifov ve kardeşine yönelik birçok suikast girişiminin güvenlik güçleri tarafından önlendiği anlatılan iddianamede, Jafar Alizade’nin aldığı talimat doğrultusunda Khagan Zeynalov’u, Nadir Salifov’u öldürmekle görevlendirdiği, bu amaçla kendisine 4 milyon dolar verileceğinin söylendiği belirtilerek şu ifadeler kullanıldı:
“Nadir Salifov’un iyi korunduğundan dolayı diğer eylemlerden de anlaşılacağı üzere dışarıdan yapılabilecek bir hamlede Nadir Salifov’u öldüremeyeceklerini anladıktan sonra Khangan Zeynalov’un eski tarihlerde Nadir Salifov’un yanına yerleştirildiği, geçen zaman zarfında Nadir Salifov’un güvenini kazanmayı başararak korumalarını aşıp yanına sokulduğu ve Nadir Salifov’un bu şekilde öldürdüğü değerlendirilmiştir. Amir Hamidli’nin organize suç örgütünde her iki örgüt yöneticisine bağlı olarak hareket ettiği, kendisine söz konusu cinayette şoförlük yapma görevinin örgüt yöneticisi Jafar tarafından verildiği, örgütün gerçekleştirmeyi planladığı eylemde araç ve gereci temin etme noktasında faaliyetlerinin olduğu, Nadir Salifov’un öldürülmesi olayında da olayda kullanılan otomobilin kiralanması ve diğer bir örgüt üyesi olan Khanımnisa Mammadova ile birlikte olayın meydana geldiği otelde eylemden 2 gün öncesine kadar kalarak Nadir Salifov’un otelde olduğunu Cemal Hasanov’a haber vererek otelde keşif ve tespit yaptığı, Khanımnisa Mammadova ile sevgili rolüne girerek de üzerindeki dikkatleri dağıttığı değerlendirilmiştir.”
‘YETKİSİZLİK’ KARARIYLA DOSYA MANAVGAT’A GÖNDERİLDİ
İddianamede diğer örgüt üyelerinin de kendilerine verilen görevleri yaptıkları ayrıntılı şekilde anlatıldı. Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi’ne sunulan iddianame, yapılan incelemenin ardından cinayetin Antalya’nın Serik ilçesinde işlendiği belirtilerek, ‘yetkisizlik’ kararıyla dosya, Manavgat Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi.
İLK DURUŞMA YAPILDI
Cinayetle ilgili ilk duruşma Manavgat 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Manavgat Adliyesi’nde geniş güvenlik önlemleri alınırken, duruşmaya tutuklu ve adli kontrol şartıyla tahliye edilen sanıklar İzmir, Tekirdağ, Maltepe’deki cezaevlerinden ve Erzurum adliyesinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Duruşmada sanık avukatlarının bazıları salonda, bazıları sanıklarla birlikte SEGBİS platformunda hazır bulundu.
‘BANA ATEŞ ETTİLER, KENDİMİ KORUMAK İÇİN ATEŞ ETTİM’
Kimlik tespiti ve iddianamenin okunması sırasında duruşmaya İzmir F Tipi Cezaevi’nden katılan tutuklu sanık Khagan Zeynalov, güvenlik gerekçesiyle kendisine ve ailesine ait adres ve telefon bilgilerini paylaşmadı. Khagan Zeynalov, ‘Lotu Guli’ lakaplı Nadir Salifov’u öldürmediğini iddia ederek, “Nadir Salifov, benim yakın arkadaşımdı. Beni Türkiye’ye kendisi çağırdı. Otelde misafiri oldum. Ben ayın 19’unda zaten İstanbul’a gidecektim. Ayın 17’sinde aramızda bir sorun çıktı. Nadir Salifov, Moskova’da olan bir iş adamını kaçırmamı istedi. Ben kabul etmedim. Bu nedenle tartıştık. Bana yumruk attı. O salonda 8 tane adamı vardı, hepsi silahlıydı. Tartışınca bana ateş ettiler, ben de kendimi korumak için silahımı çekip sol tarafa ateş ettim. Nadir, sağ taraftaydı” dedi.
‘4 MİLYON DOLAR ALDIĞIM İDDİASI İFTİRADIR’
Khagan Zeynalov, olaydan önce otelde Amir Hamidli’yle karşılaştıklarını, ayın 19’unda İstanbul’a birlikte gitmek için sözleştiklerini söyleyerek, silahlı çatışma nedeniyle otelden koşarak çıkıp Amir’in arabasına bindiğini anlattı. Mahkeme başkanının soruşturma safhasında cinayeti ayrıntılı bir şekilde anlattığını, burada farklı bir ifade verdiğini söylemesi üzerine Khagan Zeynalov, “Nadir Salifov’u öldürmem için 4 milyon dolar aldığım iddiası iftiradır. Nadir, yakın arkadaşımdır. Nadir’i vuran kişi ben değilim. Polisler beni tehdit etti. Yanımda tercüman yoktu, o yüzden ifadeyi kabul etmek zorunda kaldım” diye konuştu.
‘NADİR’LE TARTIŞTIK, SÜR, BENİ ÖLDÜRECEKLER’
Tutuklu sanıklardan, Kahagan Zeynalov’u otelin önünden otomobille kaçırdığı iddia edilen Amir Hamidli de hakkındaki suçlamaları kabul etmedi. Olaydan önce Ali Movlamlı, Resul Gasanov ve Khanımnisa Mammadova ile birlikte Türkiye’ye tatil amacıyla geldiklerini anlatan Amir Hamidli, şunları söyledi:
“Khanımnisa Mammadova eskort bir kadındır. Ben onun daha önce Cemal Hasanov’la ilişkisini bilmiyorum. Türkiye’de birlikte tatil yapmak için 500 dolara anlaştım. Önce İstanbul’da bir arkadaşımın evinde kaldık. Ardından Antalya’ya geldik. Otelde eski arkadaşım Kahagan’la karşılaştım. Ayın 20’sinde otomobili teslim etmem gerekiyordu, Khagan kendisinin de ayın 19’unda İstanbul’a gideceğini belirterek, birlikte gitmemizi teklif etti. Kabul ettim. Bu arada Khanımnisa Mammadova benim bazı davranışlarıma karıştığı için onunla tartıştım, parasını verip gönderdim. Olayın olduğu akşam, Khagan’ı almaya geldim, bu sırada Khagan koşarak geldi, ‘Nadir’le tartıştık. Sür, beni öldürecekler’ dedi. Antalya çıkışında bir benzinlikte durduk, yaralıydı, sırtı kanıyordu. Tampon yaptım. ‘Hastaneye gidelim’ dedim kabul etmedi. Denizli’de bizi polis yakaladı.”
‘BU İFADEYİ ZORLA İMZALATTILAR’
Mahkeme başkanının; soruşturma safhasında, ‘Cafer’in (Jafar Alizade) WhatsApp üzerinden kendisine Azerbaycan’da tanınmış bir kişi olan Nadir Salifov isimli kişinin otelde olup olmadığını sorduğunu, kendisinin de dikkat çekmeden kontrol ederek, şahsın otelde olduğunu, Cafer isimli kişiye WhatsApp üzerinden bildirdiğini, 15 Ağustos günü Khanımnisa isimli kadın ile birlikte otelden ayrıldıklarını, Khanımnisa’nın İstanbul’a gideceğini söyleyerek yanından ayrıldığını, kendisinin ise Serik’te ismini bilmediği bir otelde tek olarak 4 gün kaldığını, 19 Ağustos günü Cafer’in kendisini WhatsApp’tan arayarak Alva Donna Otel’in önüne giderek beklemesini söylediğini, kendisine ‘Sen bir şeye karışmayacaksın, araca gelen şahıs sür sür diye söyleyecek, sen de bu şahsı alıp Ankara’ya götüreceksin’ dediğini, ayrıca kendisine bu iş karşılığında ‘ailene gerekli maddi yardım yapılacak denildiği’ şeklinde ifade verdiğini hatırlatması üzerine Amir Hamidli, “Bizi karakolda dövdüler, bu ifadeyi zorla imzalattılar” dedi.
Duruşmada diğer sanıklar da suçlamaları kabul etmedi. Sanık avukatlarının savunmalarının ardından mahkeme heyeti tutuklu sanıklardan Cemil Keleş’in tahliyesine, diğerlerinin tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.