GÜLDENER SONUMUT – TBMM’nin İsveç’in NATO üyeliğini onaylaması Avrupa ve Amerika’da geniş yankı uyandırdı. Oylamanın hemen ardından İsveç Başbakanı Ulf Kristersson “Bugün NATO’ya tam üye olmaya bir adım daha yaklaşmış bulunuyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin İsveç’in NATO üyeliği lehinde oy kullanması olumludur” dedi.
Rusya eleştirilerine son
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg de memnuniyetini dile getirirken, AB dönem Başkanlığını üstlenen Belçika’nın Dışişleri Bakanı Hadja Habib, İsveç’in NATO üyeliği yolunda hayati bir adım olduğunu vurguladı. NATO üyeliğinin onaylanması konusunda Türkiye’den beklentilerini sıklıkla tekrarlayan Almanya Başbakan’ı Olaf Scholz da, kararın çok önemli ve son derece doğru olduğunun altını çizdi.
TBMM’nin İsveç’in NATO üyeliğini onaylamasıyla birlike, Batı ülkelerinde Türkiye’nin Rusya’nın dümen suyuna gittiği yönündeki eleştiriler de resmen sona ermiş oldu. Zira uzun süre, Ankara’nın İsveç’in NATO üyelik senedini onaylama işlemini uzatmış olması, Türkiye’nin ‘sürünceme’ taktiğini uyguladığı intibası yarattı.
Özellikle Türkiye’nin Avrupa ve NATO ülkeleriyle yakınlaşma sürecine karşı çıkan kanaat önderleri, Ankara’nın İsveç’i NATO’nun kapısında bekleterek, sadece Rusya’nın dümen suyundan gitmediğini aynı zamanda NATO karşıtı çevrelerin de elini güçlendirdiğini savundular. Oysa Ankara, prensipte hiçbir zaman İsveç’in NATO üyeliğine karşı çıkmadı.
Nitekim Temmuz 2022’de İspanya’nın Madrid kentinde düzenlenen NATO zirvesinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İttifak’a üye tüm ülkelerle birlikte İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliğine yeşil ışık yaktı. Ancak İsveç’in terörle mücadele konusunda gerçekleştireceği reformlar ve düzenlemeler biraz vakit aldı.
ABD ile parazit kalktı
İsveç’in NATO üyelik senedinin TBMM tarafından onaylanana kadar gerek ABD-Türkiye ilişkileri gerekse AB-Türkiye ve Türkiye’nin NATO nezdindeki konumu da etkilenmedi değil. TBMM’nin onayladığı üyelik senedinin ardından İsveç’in NATO üyelik süreci, AB-Türkiye ve ABD-Türkiye ilişkilerinde bir parazit oluşturmayacak.
Ankara İsveç’in NATO üyeliğine tamamen yeşil ışık yakarak NATO’nun genişleme politikasına sadece İttifak üyesi ülkelerin karar veridğini, Rusya gibi üçüncü ülkelelerin bu hususta söz hakkına sahip olmadığını teyit etmiş oldu. Bununla birlikte, son tahlilde aday bir ülkenin üye bir ülkenin güvenlik endişelerini gidermeye yönelik olarak samini bir girişimde bulunarak irade sergilediği takdirde, Ankara’nın uzlaşı yönünde, İttifak’ın çıkarına adım atabileceği mesajını da iletti.
İsveç ile Türkiye arasında kurulan daimi ikili güçlendirilmiş güvenlik ve savunma mekanizması da zaten baki. İsveç’in bundan sonra AB nezdinde Ankara ile Brüksel arasında ilişkilerin pekişmesi yönünde adım ve irade sergilemesi önem teşkil edecek.
Türkiye, İsveç’in NATO üyeliğine evet diyerek, İttifak’ın da çıkarlarını göz önünde bulundurduğunu bir kez daha gösterdi, ancak ‘her ne pahasına olursa olsun’ değil, kendi meşru güvenlik kaygılarını göz ardı etmeden adım atmaya hazır olduğunu gösterdi. Bundan sonra AB ve ABD’nin İsveç bağlamında Türkiye’ye vermiş olduğu sözleri yerine getirme zamanı.