Kaza, 4 Haziran saat 04.30 sıralarında Anamur-Gazipaşa kara yolu Uçarı-Kaledran mevkisinde meydana geldi. Siirt’ten Antalya’ya giden Mustafa Altıntaş yönetimindeki 16 ASR 690 plakalı Kamil Koç firmasına ait yolcu otobüsü, yağış ve sisli havada kontrolden çıkıp, dağ yamacına çarpıp, şarampole yuvarlandı. Kazada, tatil için Antalya’daki arkadaşlarının yanına gitmek için yola çıkan mali müşavir Gül Sinem Dönertaş hayatını kaybederken, 14 yolcu ise yaralandı.
‘OTOMATİK FREN SİSTEMİ DEVREYE GİRDİ’
Jandarma tarafından gözaltına alınan şoför Mustafa Altıntaş ifadesinde, otomatik fren sistemi yüzünden kazanın yaşandığını öne sürdü. Altıntaş, “Hava sisli ve yağmurluydu. Virajlı yolda yavaş bir şekilde otobüsü kullanmaktaydım. Hızım yaklaşık 50 kilometreydi. Ben aracı kullanırken viraja girdiğim sırada karşı şeritten bir otomobil geliyordu. Bu sırada karşı karşıya gelince otobüsün otomatik fren sistemi devreye girdi. Otobüs benim kontrolümden çıktı. Ben sadece direksiyona müdahale edebiliyordum. Otobüsün arka kısmı kayarak demir bariyerlere çarptı ve şarampole doğru kaydı. Bildiğim kadarıyla otobüsün herhangi bir teknik arızası veya sorunu yoktu. Eğer kullandığım otobüste otomatik fren sistemi devreye girmemiş olsaydı meydana gelen kaza olmayabilirdi” ifadelerini kullandı. İşlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Altıntaş, tutuklandı. Mustafa Altıntaş, 1 ay sonra avukatının itirazıyla 4 Temmuz’da nöbetçi sulh ceza hakimliğince tahliye edildi.
‘HAYATININ BAHARINDAYDI’
Kazada hayatını kaybeden Gül Sinem Dönertaş’ın annesi Aysel Dönertaş, tahliye kararına tepki gösterdi. Dönertaş, “Kızımı akşam gönderdim, ‘Varınca haber ver’ dedim. Çok merak ettiğimi biliyor. Gece namaz için kalktım. Aramak için elim telefon gidip geldi, rahatsız ederim diye düşündüm. Meğer ebedi uykusuna yatmış yavrum. 08.30 gibi oğlumu aradım, ‘Sinem’e ulaşamıyorum’ dedim. ‘Uyuyordur ya da telefonunu sessize almıştır’ dedi, beni öyle rahatlattı. Kazayı öğlen 12.30’da haber aldım. Yakınlarımız evin önüne geldi, onlar haber verdi bana. Dünya güzeli bir evlattı, hayatının baharındaydı. Gonca bir güldü. Çok zor çok büyük bir acı. Dünyam yıkıldı, inanamadım. İnanmak istemedim, hala da inanmak istemiyorum” dedi.
‘KIZIMIN HAKKI YENMESİN’
Adalet istediğini dile getiren Dönertaş, “Kazanın yaşandığı otobüsün şoförü kızımı hayattan koparan kişi şimdi sokakta geziyor. Ama benim kızım bir daha geri gelmeyecek. Kimsenin hakkını yemezdi, kendi hakkını da yedirmezdi. Benim yavrumun hakkı yensin istemiyorum. Benim yavrum geri dönmeyecek ama başkalarının canı yanmasın” diye konuştu.
‘DOSYA TAMAMLANMADI’
Ailenin avukatı Eren Mülayim ise “Karar karşısında biz de şaşkınlık yaşadık. Daha dosya tamamlanmadan, deliller toplanmadan, sanık hakim karşısına çıkmadan serbest kaldı. Bu kararı müvekkillerimize açıklayamadık. En azından dosya tamamlanıp, hakim karşısına çıkana kadar tutuklu kalmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.
Dönertaş ailesi, avukat Eren Mülayim aracılığıyla tahliye kararına itiraz etti.