SERAY ŞAHİNLER- Şairin, 1990’da Refik Durbaş ile yaptığı bir söyleşide “Peki, şiir ne zaman başladı? Ortaokulda şiir var mı?” sorusuna verdiği “Evet, ortaokuldayken şiir başladı. İstanbul’da çıkan ‘Yeni Mecmua’ya gönderdim. Yayımlanıp yayımlanmadığını bilmiyorum. Ama oradan bir yanıt geldi, onu hatırlıyorum” cevabı uzun yıllardır araştırmacıların, akademisyenlerin gündeminde. Konu son olarak Yapı Kredi Yayınları’nın kitap-lık dergisinde gündeme geldi. Mehmet Can Doğan, “Bilinmeyen İlk ve Bir Geçiş Şiiriyle Ahmed Arif Mitinden Demir Almak” başlıklı yazısında şiirin izini sürüyor.
Araştırmacılar ilk şiire ulaşmak için söz konusu dergiyi taradıklarını ama Ahmed Arif imzalı bir metne rastlamadıklarını söylüyor. Mehmed Can Doğan, yazısında şairin dergiye ürün gönderdiğini ve kendisine cevap verildiğini doğruluyor. Araştırmaları sırasında Yeni Mecmua’da yayımlanan Ahmed Arif’e hitaben yazılmış açık mektubu bulan Doğan, şaire verilen yanıtın Ahmed Arif değil ‘Mehmet Hamdi Önal’ adıyla verildiğini kaydediyor. Dolayısıyla kimlikteki ismi Ahmet Hamdi Önal olan şairin Yeni Mecmua’ya gönderdiği ilk şiiri kendi ismiyle teslim ettiği anlaşılıyor. Doğan, dergideki yanıtta göze çarpan bu ismin şairin kendi tercihi ya da yanıt veren kişinin dalgınlığı sonucu yanlış yazılmış olabileceğini not düşüyor.
Yeni Mecmua’nın 28 Haziran 1940 tarihli 61. sayısında ‘Mehmet Hamdi Önal-Urfa’ hitabının altında “Manzumeniz büyük bir vatan aşkı ile yazılmış. Türk gençliğinin iman ve yurd sevgisine çok ateşli bir ruhla tercüman oluyorsunuz. İlk iki mısrala vız gelir kelimesini düzeltirseniz, eseriniz daha ciddi, daha dolgun olacaktır” ifadeleri yer alıyor. Ahmed Arif’in şiirleri pek çok dergide yayımlandı, kitapları çıktı. Fakat onun şiirdeki ilk heyecanının örneği olan bu şiir, keşfedilmeyi ve şairin külliyatındaki yerini almayı bekliyor.